Aktif Bağışıklık Özellikleri ve Faydaları Nelerdir?
24 Temmuz 2024

Aktif Bağışıklık Özellikleri ve Faydaları Nelerdir?

Aktif Bağışıklık

Aktif bağışıklık, canlıların yaşamlarının herhangi bir döneminde canlı veya inaktif mikroorganizmalarla temas etmesi sonucunda gelişen bir bağışıklık türüdür. Bu temas kısa veya uzun süreli olabilir. Kazanılan bağışıklık, farklı derecelerde etkili olabilir. Bu şekilde canlılar, temas ettikleri mikroorganizmalara karşı bağışıklık kazanırlar.

Aktif Bağışıklık Türleri

Doğal Aktif Bağışıklık:

Doğumla birlikte bireylerin ortamdaki çeşitli mikroorganizmalarla temas ederek farklı derecelerde bağışıklık kazanmalarıdır. Bu etkenler kişilere direkt veya indirekt şekilde girer. Vücuttaki sekonder veya primer savunma mekanizmalarını aşarak, kan ve lenf yollarıyla yayılır ve hücrelerle temasa geçerler. Bazı etkenler, vücuda girer girmez hücrelerle karşılaşır ve hücreleri uyararak mikroorganizmalara yönelik humoral veya hücresel yanıt oluşturur. Bu durum, kişinin mikroorganizma oranına, giriş yolu, vücudun hassasiyeti gibi faktörlere bağlı olarak farklı seviyelerde aktif bağışıklık gelişmesine neden olur.

Virülensi düşük olan mikroorganizmalar, vücutta belirsiz bir uyarıma neden olup, oldukça kısa ömürlü ve zayıf bir bağışıklık yaratırlar. Genellikle hastalığa neden olmazlar. Ancak, kişi immün yetmezliği varsa, ilaç kullanımı, genel sağlık durumu bozuksa veya stresli ise, klinik olarak bazı bozukluklar gelişebilir. Bu mikroorganizmalar genellikle yeterli antikoru uyarmadıklarından vücutta zayıf aktif bağışıklığa neden olurlar. Daha etkili olan virülensli mikroorganizmayla karşılaşan vücut hastalığı kapabilir. Bu mikroorganizmaların oluşturduğu enfeksiyonların tanısı genellikle belirli bir klinik tablo oluşturmadığından oldukça zordur ve kanda yeterli antikor oluşturmadıklarından tanısı güçleşir ve gözden kaçar.

Orta derecede virülensi olan mikroorganizmalar, vücuttaki uyarımı daha etkili olur. Bunlar, kanda homolog antikoru olmayan kişilere verilirse enfeksiyona yol açarlar. Yüksek virülensi olan mikroorganizmalar ise vücuda girdiklerinde ciddi enfeksiyonlara ve hastalıklara neden olurlar. İnaktif mikroorganizmalar vücutta düşük uyarıma neden olsa da, uygun adjuvantlarla birlikte verilirse, antijenleri artar.

Kişiler, mikroorganizmaları direkt kendileri alarak veya bunların toksinlerini ya da toksik metabolitlerini alıp aktif bağışıklık kazanabilirler. Bunun derecesi, toksinin türüne, miktarına, giriş şekline ve diğer etkenlere bağlı olarak değişebilir. Mikroorganizmaların vücuda girişi, daha çok sindirim, cilt, mukozalar ve konjunktiva yoluyla olur. Anne karnındaki fetus, bunları plasenta aracılığıyla alır ve enfekte olur.

Sunî Aktif Bağışıklık:

Canlılar, tehlikelerden korunabilmek için farklı şekillerde hazırlanan aktif veya inaktif aşılarla aşılanıp, etkin bir bağışıklığa sahip olabilirler. Canlı aşılar, diğer inaktif aşılara göre daha başarılı bir uyarıma neden olur. Tehlikeli enfeksiyonlardan ve hastalıklardan korunmak amacıyla viral ve bakteriyel aşılar sıkça kullanılır.

Doğal yoldan ya da sunî olarak elde edilen aktif bağışıklıkta, vücudun korunmasında iki yanıt oldukça önemlidir:
  • Humoral yanıt (sıvısal yanıt)
  • Hücresel yanıt (sellüler yanıt)
Bu şekilde canlılar aktif bağışıklık kazanır, hastalıklardan ve enfeksiyonlardan daha kolay korunur.

Sizden Gelen Sorular / Yorumlar

İlk soruyu siz sormak istermisiniz?

Soru Sor / Yorum Yap

şifre

Çok Okunanlar

Haber Bülteni